Siyaset ustalığı buna denir. Tüm sebep Mosso idi. Kimbilir dün şer addedilen o curcunalı fiil belki de onu tüm Tekirdağ'a tanıtacak hayırlı bir eylemdi.

Mosso yüzünden istifa ettirilmişti; dediler ki:  Sadece kendisi değil, özene bezene kurduğu genç kadro da bitti. Bir daha iflah olmaları mümkün olmayacaktı. Ama işler döndü dolaştı Cüneyt Yüksel Büyükşehir adayı, Gökhan Saygı da Küçük şehrin adayı ilan ediliverdi.

Düşünsenize!

Reise ulaşmak başarılmış,

Affa mazhar olmak başarılmış,

Kezalik, Büyükşehre adaylığı hüsn-ü kabul görmüş.

Garabet mi, gariplik mi, gargara mı desek...

Hiç birşey olmasa da mutlaka bir şeyler olmuştur mantığı bir kez daha tecelli etti.

Yetmiyor...

Kadrosundaki bir numaralı şahsiyet, 9 dişli rakibine nazaran Süleymanpaşa adayı ilan edildi.

Olup biten gelişmeler apaçık ortada iken...

Bazı kafalar hala kısa geçmişe takık kalmış.

Neden istifa ettiği yazılsaymış da...

Niye yazılmıyor-muş da?

Bilelim- miş de...!!!

Efendim, ucuz siyaset alışkanlığından bir türlü vazgeçemiyoruz.

O sorucuklara  cevaplar giderken bulunacaktı.

Ne demiş büyükler:

"Eski Hal MUhal / Ya Yeni Hal / Ya İzmihlal"

Eski hal biti, yeni bir hal başladı,  

Zirvenin eteğine otağ kurulmuş

Tırmanışa geçilmiş. Ne demeliydi Yüksel?

"Siz Giderken, Biz Geliyorduk" mu diyecekti?

Hala dünde kalanlar var, oysa bugüne başlayalı 10 gün oldu.

Gel, karşıda düğün bitti, hareket burada bizim mahallede.

İttihat Ve Terakki zamanında olsaydı bu haller o şahsiyetlere, "Komitacı" denirdi.

Dönemim fedaisi, "İttihaççılar Ölse de İttihatçılık Ölmez" Demiş.

Dün ellerde barabelyum vardı, bugünün ateşli silahı siyasetir.

Esas bundan sonrasına bakmak gerek!

Yüksel ve Saygı.

İkisi de çekik gözlü; biri 30 Km. ötede Çanakçı' lı, biri 10 Km. ötede Karahisarlı' dan.

Bariyerleri bir bir geçenlere...

Bundan sonrası düz ayaktır.

Gidecekler, merhaba diyecekler, sarılacaklar, hal hatır sorup oyları toplayacaklar.

Böylelerine elbette komitacı denmez ama ağızlardan mutlaka,

"Helal Olsun Ustaymışlar" lafzı çıkacaktır.

Hayırlı olsun.