Erken veya zamanında yapılacak bir seçim için iktidar partisi bir kanun teklifi hazırladı ve görüşülmesi için TBMM Anayasa Komisyonuna gönderdi.

Nitekim görüşmeler tamamlandı ve kanun teklifi komisyonda kabul edildi. Şimdi TBMM Genel kuruluna gelecek ve orada tekrar tartışılacak. Tartışılacak dediğime bakmayın, Cumhur ittifakı bileşenlerinin oy çokluğuyla,(muhalefetin bütün itirazlarına rağmen) kabul edilip yasalaşacak. Doğrusunu söylemek gerekirse, henüz yasa teklifinin maddeleriyle ilgili ayrıntılı bir bilgiye sahip değiliz. Bazı televizyonların tartışma programlarından edinebildiğim ipuçları, beni hakkaniyet ve eşitlik konularında tedirgin etti. Yalnız şunu çok net ifade etmeliyim ki; bir iktidar, bir önceki seçim sonuçlarına bakarak seçim kanunu ile ilgili değişiklikler planlamaya başlamışsa, bilin ki oyları azalıyor demektir. Zaten anket sonuçlarının ortaya koyduğu gerçek de budur. O zaman, koltukları kaybetmemek adına iktidarların siyaset mühendisliği yapmasını normal mi karşılamalıyız? Elbette. Önceki iktidarlar da hep aynı yollara başvurmuşlardır. Çünkü iktidar güç demektir, devletin sonsuz sınırsız imkanlarına sahip olmak demektir. O nedenle bir iktidar değişikliğinde, bürokratlardan önce büyük sermaye sahipleri konumlarını değiştiriverir ve dahi iktidar partisine üye olma yarışına girerler. Onları tarafsızlık da kurtarmaz, ama bir de muhalif olurlarsa çanlarına ot tıkanması mustarip kaderleri olur. Üçüncü dünya ülkelerinin, hadi daha kibar bir ifadeyle söyleyelim; gelişmekte olan ülkelerin politikacıları böylesi davranışları siyasi etiğe aykırı da bulmazlar. İyi ama, işler yolundayken milli iradeye güzellemeler yapanlar, ne hikmetse oy kaybetmeye başladıklarında, bin bir türlü kurnazlık ve şeytanın bile aklına gelmeyecek matematik formüllere kafa yormaya, muhalefete yönelen halkın teveccühünü kanun değişiklikleri ile örselemeye çalışırlar. Demokrasi sakızından balonlar şişirerek saltanatlarını payidar kılmaktır asıl amaçları. Olmasın mı değişiklik? Zaten her gelen 12 Eylül patentli Siyasi Partiler Kanununu değiştirme vaadi ile geçti başımıza. Ama gücü ele geçiren, o tılsımlı koltuğa oturan unuttu hep söylediklerini. Orada kalıcı olabilmek için sadece yeni şifreler ürettiler.%10 barajı bugüne kadar sorun yaratmıyordu da bugün mü temsilde adalet ilkesine uygun olmadığı anlaşıldı? MHP için baraj endişesi olmasa çıta %7'ye indirilir miydi? MHP daha önce, baraj düşürülürse HDP'ye yarar diyordu. Peki%7 olunca yaramıyor mu? Düşünülen düzenlemeler her parti için eşitlik ve adalet mi getiriyor, yoksa küçük partilerin işi daha da mı zorlaşıyor? İl barajlarını geçemeyen küçük partilerin oyu başta AKP olmak üzere büyük partilere gidiyorsa bu nasıl bir adalet oluyor azizim söyler misiniz! Amaç çok açık değil mi sizce de? Önce Millet ittifakını dağıtmak, AKP'nin oyları düşse bile, az oyla daha fazla milletvekili çıkarmak ve muhalefetin " ucube " diye nitelendirdiği sistemi devam ettirmek. Temsilde adalet isteniyorsa barajın sıfırlanması gerekiyordu. İttifakları dayatan bu sistemin mucidi AKP ve R.T.Erdoğan değil miydi? Hani ittifaklar koalisyon dönemlerini bitirecekti? Seçim kanunundaki değişiklikler koalisyonları hem de seçimden önce zorunlu hale getiriyor. Başka türlü küçük partilerin temsil şansı kalmıyor çünkü. Yeni düzenlemeler yasalaşırsa sandık güvenliği için de şaibeli bir durum oluşacaktır. İlçe Seçim Kurulu Başkanlarının tekrar kıdemli hakimlerden seçilmesi bence hayati önemdedir. Teslim alınan zarf ve pusulaların tutanaklara yazılması , sandık seçmen listesinde yer almadığı halde kanun gereği orada olan görevlilerin sayısı ile halk oylamasına katılan seçmen sayısı tutanakta nasıl yer alıyorsa, sandıktan çıkan zarf sayısı ile zarflardan çıkan oy pusulası sayısının yazıldığı bölüm de yeniden tutanaklarda yer almalıdır. İnşallah bunlar ve haberdar olmadığımız sakıncalı hususlar Meclis görüşmelerinde mutabakata varılarak düzeltilir. Fakat en önemlisi seçim yasakları her kurum ve her birey için eşit olarak uygulanmalıdır. Buna Cumhurbaşkanı da dahil edilmelidir. Tüm bunlardan sonra gidilecek seçimde halkın iradesi kimi işaret ediyorsa, ona da oy kullanan tüm vatandaşların saygı duyması gerekir.