Tüm yarışların tek ve olması gereken bir kuralı vardır: Yarış eşit şartlarda olur.

Kuralları eşit olmayan dengesiz bir yarış TBMM tarafından onayladı. Buna göre AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı seçim masraflarından muaf oluyor. Cumhurbaşkanlığı daha önce de (2020) kendi bütçesini Tasarruf Tedbirleri kapsamından hariç tutmuştu. Yani partiler kuralları eşit olmayan bir yarışa böylesi bir dengesizlik içinde girecekler. Buna ben Allah' dan reva mı diyorum. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Modelinin adil model olmadığı olmayacağı açık. Bu konuyu ve benzeri her konuyu muhalefet partileri TBMM' de dile getiriyorlar ancak vurgulamaları milletin kafasına sokacak dozajda maalesef olamıyor. Esas sıkıntı burada! Hükumet Modelinin işleyiş tarzı bana Fravun' un sihirbazlarını hatırlattı. Bilinen konu ama kısaca temas edeyim: Sihirbazların yere bıraktığı asa yılan oluyor, onu yerden aldıklarında yılan tekrar sopaya dönüşüyor. Cumhurbaşkanımız da aynen 10 dakikalık konuşmanın 3 dakikasını Cumhurbaşkanı olarak halkımıza, geri kalan 7 dakikasını AK Parti Genel Başkanı olarak muhalefete ayırıyor. Aynı konuşma içinde 2 farklı kimlik, 2 farklı yetki, 2 farklı görev. Halk modelin sağını solunu anlayamadan at Üsküdarı çoktan geçmiş olmakta; demokrasilerde, demokratik temsillerde böyle bir sistem olmaz! İslam' ın özünde adalet kvramı ilk konulardandır... Müşriklerin ağır baskılarından kurtulmak isteyen Müslümanlar küçük birer kafileyle 2 kez Habişistan'a hicret etti. Neden Habeşistan? Peygamberimiz, "Orada Adil Bir Hükümdar Var" demişti. Yani, sıkıntılardan kurtuluşun ilacı adaletten evvel, "Adil Hükümdar" lardır. Nihayete geleyim: "Seçimi Al da Nasıl Alırsan Al" diye bir felsefe kesinlikle İslami, insani, medeni değildir. Hükümdar adil olacak! Adil yöneticinin olduğu yerde adaletsiz tek bir adım atılamaz.