Torunumuzun kutladığımız yaşgününde, O’na ilettiğimiz bazı görüş ve dileklerimizi sizlerle de paylaşmak istiyoruz

Birbirinizi sevin, kardeşlik sevgisi, yaşam boyu artarak devam etsin. Karşılıklı sevginizde bir gevşeme ve kopma olmasın. Düşünce alışverişinizi, her türlü dayanışma ve yardımlaşmayı sürdürün. Birlikte sevinmek, birlikte üzülmek, kardeşlik gereğidir. İyi günlerde de, kötü günlerde de birbirimizin yanında olun. Zaman zaman farklı düşüncelere sahip olabilirsiniz. Farklılığın getireceği rahatsızlığı iyileştirecek ilaç hoşgörüdür. Yunus Emre'nin deyişiyle, "Yaratılanı hoş gördük / yaratandan ötürü." Demokrasinin de temeli olan hoşgörü olmazsa, düşünce özgürlüğü, çok seslilik olmazdı, her şeye "bencillik" egemen olurdu. Bu nedenle, herkese karşı hoşgörülü olun. Dostlarınızı seçerken dikkatli olun. Onların huyları ve dünya görüşleri size uymalıdır. Sevinçleri ve sorunlarımızı onlarla paylaşabilmeliyiz. İyi günde, herkes dost gibi görünür. Gerçek dost, zorda kaldığımız zamanda belli olur. İnsan, çalışmak, kafasındaki olağanüstü beynini kullanmak için yaratılmıştır. Üretmek, insanın temel amacıdır, mutluluğun, yaşam sevincinin temelidir. Üretmeden tüketmek, belki eski çağlar için geçerli olabilir, ama günümüz insanına yakışmaz. Bu konuda Atatürk'ün: "Çalışmak ve başarı aramak, her insan için temel ilke olmalıdır." Sözünü anımsatalım. Toplum içindeki yeriniz ne olursa olsun "alçak gönüllü" olun. "Alçak uçan yüce konar; yüce uçan alçak konar." Atasözümüzün anlamı şudur: Kendini büyüklük duygusuna kaptırmayan, alçak gönüllü olmayı huy edinen bir insan, saygı görür, toplum içinde yükselir. Herkese tepeden bakan, üstünlük taslayan sevilmez; toplum içinde yalnız kalır. İş dışındaki zamanınızı iyi kullanın. Zaman en büyük değerdir; sermayedir. Onur çok iyi kullanmak gerekir. Boş zamanlarınızda severek yapacağınız işleriniz, uğraşlarınız olsun. Kitap okumak, yazı yazmak, resim, spor yapmak gibi uğraşlar, sizi hem dinlendirir, hem de olgunlaştırır. Varlığınızı anne ve babanıza borçlusunuz. Onları anmak, onlara yardım etmek için "anneler" ve "babalar" gününü beklemek yetmez, Onlara her fırsatta yardımcı olmak temel göreviniz olmalıdır. İnsanların size ne yapmalarını istiyorsanız, siz de onlara öyle yapın" ahlak kuralını unutmayın. Yaşam bir koşudur. Koşunun, yaşamın aksamaması için "Her gün, bir önceki günden daha hızlı koşmalısınız." Bu yaşam felsefesini bir Afrika söylencesi şöyle anlatır: "Ceylan, her sabah tek bir istekle uyanırmış: En hızlı koşan aslandan daha hızlı koşabilmek. Yoksa aslana yem olacağını düşünürmüş. Aslanın da kafasında aynı istek olurmuş: En yavaş koşan Ceylandan daha hızlı koşabilmek. Yoksa açlıktan öleceğini düşünürmüş. İnsan; ister ceylan, ister aslan olsun, hiç önemli değildir. Yeter ki sabah olduğunda koşmak gerektiğini, hem de bir önceki günden daha hızlı koşmak gerektiğini bilsin. Önemli olan bu bilinçtir. Çünkü her iki durumda da ayakta kalmanın, yani yaşamanın tek koşulu var: Dünden daha hızlı koşabilmek.. Uzun koşular dileğiyle başarılar. (Ahmet Köklügiller, Günlükler Baygenç Yayıncılık, 1.Baskı Mart 2022, 'den derlenmiştir.)