Hatıralar arasında/ Yakın zamanlardan izlenimler... (7)

Abone Ol

Haziran 2015 / KAHRAMAN HASRETİ...

Hemen hemen 2,5 yıldır devam eden "Karadayı" filmi bu akşam bitti. Bir yığın senaryo kusuruna ve teknik hatasına rağmen başarılı bir yapımdı. Adalet sistemine dokundurmalar, mafya ile mücadeleler, aile bağlarının değerini öne çıkarmaların yanı sıra, sarsılan dengeler, kişilik zaafları, altüst olan duygusal bağlar, hürriyetin kıymeti ,hapishane hayatı,devlete sızan menfaat şebekeleri...Şairane ve zaman zaman hikmetli sözler, başka şairlere fırsat tanımayan "Öyle Bir Geçer Zaman Ki" dizisi ile hepimizi ağlatan "Babam ve Oğlum" daki "ve "Yedi Güzel Adam" daki tek taraflı, yanlı yaklaşım,yani, "bizimkiler var, başkaları yok bakışı" veya diğer var olan renklere hayat hakkı tanımayan "Nazım Hikmet romantizmi" seyirciyi oyaladı. Halbuki hayat, bütün renkleriyle vardır. Bu millet; "o bizden dar kafalılığı" ndan uzaklaşmaya başladığında, gâvurlar telaşlanabilir. Şimdi ise onlar ellerini ovuşturuyorlar, bizim için "oh olsun" diyorlar. Son on, yirmi yılın bazı dizileri, yapımları,"Küçük Ağa'dan, Kuruluş'tan, Çalıkuşu' ndan günümüze doğru artık daha iyilerinin yapılabileceği konusunda ümit verdi...Bir gün daha mükemmel diziler, belgeseller yapılacaktır. Ümidimiz budur.. Bence, yıllar önce severek seyrettiğimiz "Ekmek Teknesi" ve birkaç yıl evvel gösterilen ve hepimizi ekrana bağlayan "Elveda Rumeli " ile "kahraman hasreti" mizi temsil eden "Sakarya-Fırat" dizileri önemliydi. Şimdi ise kahramanlarımız, "Diriliş" dizisindeki "Ertuğrul" ile "Filinta" dizisindeki adeta baba-oğul durumunda zor zamanların iki gözü kara yiğidi "Kadı Gıyaseddin" ve "Filinta Mustafa"dır.

Bu milletin ve hatta bütün toplumların her zaman örnek şahsiyetlere; ilim, sanat, medeniyet askerlik, hukuk, aile, musiki, eğitim...kahramanlarına ihtiyacı vardır. Kahraman yetiştiremezsek, içimizdeki kahramanları yok edersek,halimiz yamandır. Her insan kendi içindeki idealisti, "ardına bakmadan yollara düşen yiğidi" arayıp bulmalıdır. Kahraman "sıradan" olmanın zıddıdır.

Peygamberimiz kahramandır. Hz.Ali ve nesli kahramandır. Oğuz Kağanlardan Dede Korkut'a, Satuk Buğra Han'dan Alpaslan'a, Yavuz'a, Fatih'e, Mustafa Kemal'e kadar sayısız kahramanlarla dolu tarihimiz yeni kahramanlara hasrettir.. Ve bence milletimizin en önemli derdi,"adam olma"nın ileri merhalesi sayılan "kahramanlık ruhu" ve ideali, abus çehreli, yüzünde tek çile çizgisi taşımayan statükocu ,sömürge ruhlu zavallılara bırakılmayacak kadar önemlidir. Üzerinde derin derin düşünülmeli, çareler bulunmalı, bu alanda kurultaylar düzenlenmelidir. Herkes önce kendi şahsiyetinde ona ulaşmalı,sonra "millî-Tûrânî-İslâmî-insânî" istikamette görüşler geliştirilmelidir. Ramazan öncesinde, Yüce Mevla'nın, milletimize her alanda kahramanlar nasip etmesini niyaz ederek "Oruç mevsimi" ne "hoş geldin ya şehr-i Ramazan" diyoruz...

***

Haziran 2022 / Muhalefetsiz demokrasi olmaz.../ Her şey adaleti temin içindir../ AHLAK YOKSA ADALET YOKTUR. / NİÇİN HAKSIZLIKLARA KARŞI ÇIKILMAZ ?/ Hukukun incelikleri bilinmelidir. / PEYGAMBERİMİZ "HAKSIZLIKLAR KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR." DEMEDİ Mİ ?

***

Haziran 2017 / Ramazan günü Ertuğrul Gazi'yi kan revan içinde yerlere serdiniz...

Senaryoyu hazırlayanlar ve diğerleri, milletin gönlündeki kahraman ümidini, basit filmcilik hilelerine kurban etmemeliydiler. Üstelik mesele, asırlar önce yaşanmış olan Anadolu'da ebedî varlığımızın kökleriyle ilgili tarihî gerçeklere uygun olması gereken bir hassasiyet arz etmektedir. Kahramanlar istisnai varlıklardır. Ölümleri bile istisnai olur.  Bunca gazadan efsanevi bir heybetle çıkan ve liderliğini devam ettiren bir yiğit, nasıl olur da bunca tecrübesine rağmen bir tuzağa yenilir ?  Sağa ve sola gönderilen okçulara ve yalın kılıç alplere ne oldu ? Yetmiyormuş gibi can sıkıcı bir takım sahnelerle hekimbaşı ve oba için çok önemli olan güler yüzlü genç hocaya kıymak da neyin nesiydi ? İnşallah bu bölümü, heyecanlı ilk ve  orta okul çağındaki çocuklarımız seyretmemiştir. Aksi halde günlerce bu üzüntünün tesirinden kurtulamazlardı. Benim içimdeki çocuğu yaraladınız.. Halbuki ben nice zamandır; dizinin yapımcılarını, parayla ölçülemez ne ödüllere ve takdirlere layık görüyor, gösterilen ilgileri çok yetersiz buluyordum. Sezon sonu güya, sonraki bölümü merak ettirerek diziye bağlamaksa maksat, yanıldınız. Böyle bayram hediyesi olmaz. Tarihte böyle mi olmuştu..? Moral bozmaya mecbur muydunuz? Merak etmiyorum,.Başından beri hiçbir bölümü kaçırmamıştım. Fakat bundan sonra seyretmeyeceğim. BÖYLE FİNAL OLMAZ.

***

Haziran 2024 / 100-120 yıl öncelerini unutmamalı...1960-62 arasında çocukluğumun bir kaç yılını geçirdiğim Amasya'da,ben doğmadan 33 yıl önce yani günümüzden 105 yıl önce 1919 Haziran'ın da yayınlanan Millî Tamim'i unutmadınız değil mi ? Ben biraz evvel, bir haftadır okuduğum Halit Ziya'nın KIRK YIL ile onun devamı olan SARAY ve ÖTESİ'ni, 650+450 = 1100 sayfa tutan bu iki eserini tamamladım. 1890 ile 1916 arası anlatılıyor. Halid Ziya Bey'e saygım artmıştır. Okumadan olmaz..Hele yaşanmış hatıralar...Ruhları şad olsun..

***

Haziran 2011 / Milletin kararı saygıdeğerdir. Lütfen milletimizin olgunluğu ve hür iradesini hafife almayın Bu millet bu ülkede bin yıldır ne yaptığını çok iyi bilmiştir. Milleti anlayamamak hatasına düşülmemelidir. Milletin verdiği mesajı anlamayanlar kendilerini tekrar gözden geçirmelidirler. Seçim sonuçlarının milletimize hayırlı, uğurlu olsun dileklerimle, herkesi sükûnet ve saygıya davet ediyorum...

***

HaziraN 2015 / Her tecrübe ve hatıra sahibi; mahalle, semt, sokak ve caddeleri, dükkanları, pazarları, fırınları, esnafı, hatıraları ve diğer dikkate değer özellikleriyle anlatsa neler ortaya çıkar kimbilir sonrakilerin işine yarayacak ve ders alacak...

***

Haziran 2018 / Sadettin Kaplan Bey, arkadaşımız, ağabeyimizdi, iyi şairdi. Çocuklarımın her birine ufaklık çağlarında birer dörtlükle kitaplarını imzalamıştı. Seneler öncesinden birisini hatırlıyorum: "Türker bir küçük erdir, Türk yurduna siperdir, Mehdi'nin can yoldaşı,Yurda feda bir serdir..."  Ruhu şad mekânı cennet olsun...

***

Haziran 2019 / Bugün Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde

iki öğrencimiz daha Yüksek Lisans tezlerini başarıyla savunarak Türk Dili Bilim Uzmanı oldular. Sultan GÜÇTEKİN ile Ramazan OSMANLI'yı ve danışmanları Dr.Öğr.Üyesi Ayşe AYDIN'ı tebrik ediyor, jürilerimizin titiz hocası arkadaşımız Prof.Dr.Işıl ALTUN hanıma teşekkür ederken eserleriyle tez konularına vesile olan İ.Habib SEVÜK ile N.Fazıl KISAKÜREK'in ruhlarına Fatihalar gönderiyoruz. Hayırlı, uğurlu, kademli olsun...

***

Haziran 2019 / Karnesi elinde size doğru koşan kendi çocukluğunuz olsaydı ne yapardınız ? Manidar bir soru...O çocuğu çok severdim. Sevilecek kadar sevimli, mülayim, mütebessim, duygulu bir çocuktu. O şimdi saçları ağarmış bir dededir .Profesör bile olmuş, emekli bile olmuş...Ahh, rahmetli babam beni göreydi, ben onu tekrar göreydim ve birbirimize sarılaydık, hasret gidereydik. Vuslat öbür tarafta, dünyada vuslat yoktur..Mesaj: Yakınlarınızın kıymetini bilin, gidiverirler. Ne olduğunu anlayamazsınız bile..

***

Haziran 2023 / Lamartine'in 7 ciltlik Türkiye Tarihinin 4 cildini son dört günde okudum. Diğerleri de haftaya biter inşallah. Rahmetli Yılmaz Öztuna'nın 5-6 yıl önce okuyup bitirdiğim büyük boy 14 ciltlik Büyük Türkiye Tarihi'nden sonra bu son okuduklarım çerez gibi geldi. Adamlar çalışkan ve kurnaz..Över gibi görünüp kendilerinden yana yontuyorlar. Şaşırtıcı bir dikkatle ayrıntılara girilmiş. Okumadan olmaz. Sözüm gençlere ve öğrencilerimize. Hepinize selamlarımla haftalık okuma raporumu arz ederim efendim. Yirmi günde şimdilik 20 kitap. Ķırk olunca biraz ara vermeli ve gözlerimi dinlendirmeliyim...

***

Haziran 2014 / Gençliğimizde :"EZAN susmaz! BAYRAK inmez ! " diye haykırırdık. Şimdi bize neler oldu ? " Bayrak düşerse vatan düşer.." Diyenlere kızılmamalıdır.Gereğinin yapılacağına dair bu milletin milli vakarı ve sabrı devletine olan güvenini muhafaza edecektir,olanlar asla unutulmayacak, milli hafızamıza acı ve diri bir ibret vesikası olarak kaydedilecektir. Çünkü milli şuur " Unutmak, ihanettir." Der...Çünkü aslında "hepimiz birer Türk bayrağı olduğumuzu, onu asla yere düşürmemek gerektiğini..."çocukluğumuzdan itibaren öğrenmiştik...Kaşlarımız hep çatıktır , gözlerimiz uykuya uzaktır.Allah sonumuzu hayreyleye ve silahlı güçlerimize ,emniyet mensuplarımıza ,devlet sorumlularına yardım eyleye, ferasetlerini artıra... ŞANLI BAYRAĞIMIZIN askeri birlik hudutları içinde iken gönderden indirilip kalabalığa atılışını ne yazık ki bu akşam haberlerde derin bir şaşkınlık ve üzüntü içinde ilk defa gördüm. Gözümle görmedikçe haberlere, medyaya inanasım gelmemişti. Inanmak istememiştim.Kendimi bildim bileli böyle şey duymadım...Bu üzüntü yetmiyormuş gibi bir de Musul....Allah milletimize ve zavallı duruma düşürülen İslam alemine acısın...

***

Haziran 2022 / TUNCER GÜLENSOY HOCAMIZA RAHMETLER OLSUN...

Haberi görünce şaşırdım ve çok üzüldüm. Ruhu şad mekânı cennet olsun... Türklük bilimi camiası, bir daha yetiştirilemez büyük hocalarını kaybediyor. Eserleri ve hatıraları onları yaşatacaktır. Rahmetlinin neşesini de yaşatmak ve onu hatıralarıyla anmak durumundayız. Bilmem ki böyle bir nesil bir daha yetişir mi ? Rahmetli, çalışkan, eser ve iddia sahibi, gençliğinden beri Türkçü ve Turanî ideallere sahipti.

***

Haziran 2019 / Ben kendi odama döndükten sonra Seminer Salonu hâline getirilen, penceresi koruya bakan, altı yıl boyunca hiç boş kalmayan,sevgili öğrencilerimle dolup taşan, bir zamanlar bütün duvarları kitaplarla dolu "Eski Başkanlık Odamız"da, dün sabah Dr.Öğr.Üyesi Yavuz KÖKTAN Beyin yönetiminde Gülşen Akmercan Hanımın hazırladığı R.Nuri GÜNTEKİN'in 10 romanında "Halk söyleyişi Türkçe unsurlarının tasnif edilip değerlendirildiği" ilgi çekici tezi, Doç.Dr.Serdar UĞURLU arkadaşımızın da yer aldığı jüride başarılı bulduk. Hayırlı olsun.

***

MAYIS 2019 / KARAMANLI SARI PAŞA... OĞUZ'UN AVŞAROĞULLARINDAN BALKANLARIN HAS EVLADI...Bütün yiğit Türkler gibi kalpağın çok yakıştığı, mütevazı fakat lider kumaşıyla doğmuş, Zübeyde Hanım'ın gözünün nuru, Makbule Hanım'ın ağabeyi, bütün Türklüğün ve mazlum milletlerin gönlünün ışığı, sevenlerinin yakışığı, her Rumeli Türküsü dinleyişimde gözüm yaşlı hatırladığım, her iki dedemin hemşehrisi diye gururlandığım, özlediğim, keşke Allah izin vereydi de bir on yıl, yirmi yıl daha yaşayaydı da kendisini anlamayanlara anlataydı diye hayıflandığım güzel adam, Gazi Mustafa Kemal Paşa, yenilmez yiğit, şanlı komutan, ruhun şad ola.. Bu millet vefalıdır, seni unutmaz. Ruhuna Fatihalarımız armağan olsun. Tarihçilerimizin çoğu seni iyi anlamışlar ve hakkını teslim ediyorlar. Yetişmekte olan nesiller, eserini okumalı, seninle mazi ve istikbal köprüsünü kurarak hayata hazırlanmalı...Seni yetiştiren anaya, babaya, aileye, hocalarına ve komutanlarına, sana destek veren vefalı arkadaşlarına aşk olsun, helal olsun....Gâvurdan beslemeli dedikodunu yapanlar derdine yansın, kendi tıynetlerinden utansın. O gibiler her devirde vardır. Açık ve belgeli konuşamazlar, gaflet ötesi hâlleriyle cehaletlerine bürünerek güya yaşar giderler. Allah onları ıslah etsin. Bizi de asla vefasız ve nankörlerden eylemesin. Gazi Paşa ve Millî Mücadele kahramanlarının ruhları şad olsun…/  M. Mehdi Ergüzel

***

Mayıs 2020 / Kalpaklılar nesli devam edecektir...Her nesil gibi,hatalarından arına arına.. Bir sonraki nesilde daha kuvvetlenerek..2071'de dünya devletinin çocukları inşallah bizim torunlarımız ve onların torunları olur...

***

Mayıs 2020 / Bu yazıdan dokuz on yıl sonra bugün, mevcut Türkçe sözlüklerdeki kelime sayısı 350 000'lere ulaşmış, araştırma, proje ve incelemelerle sayı 1 000 000'a (bir milyon) doğru gitmektedir. Dünyanın en zengin ve güzel dili Türkçedir. Hele tarihî bütün metinlerin taranması tamamlansın, yaşayan Türk edebî renkleri değerlendirilip birleştirilsin, özel sözlükler, şair-yazar-eser sözlükleri de yapılsın siz o zaman görün Türkçenin gücünü, güzelliğini..