Panelin açılışında konuşan TYB Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan, Cumhuriyet tarihinin ilk depreminin 1924’teki Erzurum depremi olduğunu, dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa’nın Karadeniz gezisindeyken yaşanan deprem nedeniyle Trabzon’dan Erzurum’a geçtiğini, o zamanki zor şartlarda deprem bölgesini müşahade ettiğinin dile getirdi. (20.2.2023 Karar).
Gazi Mustafa Kemal Paşa, 13 Eylül 1924 günü Erzurum – Sarıkamış hattında meydana gelen deprem üzerine bölgeye giderek şu mesajı verdi: “Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır, geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur.” Paşa, 30 Eylül 10 Ekim 1924 arasında 11 gün bölgede incelemelerde bulunur. Depremde 214 kişi hayatını kaybeder, bin 119 hayvan telef olur, 2 bin 514 hane kısmen, 3 bin 787 hane de tamamen yok olur. (15.2.2023 Aydınlık).
Gazi Paşa Hazretleri’nin Erzurum’da 30.9.1924 tarihinde hitabesinde depremle ilgili şunları söylemiştir:
“Son günlerin felâketi, her türlü fikirleri bertaraf etti. Musibete dair aldığım haberlerden son derece üzgün olarak, derhal bu havaliye koştum. Malumunuzdur ki, Karadeniz ve Akdeniz sahillerinde büyük bir seyehat yapmak için yola çıkmıştım. Fakat Trabzon’da o acı haberi alır almaz, buraya koşmak, buradaki felaketzedelerle hemdert olmak, en büyük emelim oldu. Zelzelein bu havalide yaptığı tahribattan için kan ağlıyor. Efendiler! Emin olabilirsiniz ki, Erzurum’daki zelzeleden üzülen, bütün bir millettir. Bütün Türk camiasının kalbi, tıpkı benim üzüntümle çarpmaktadır. Umumun bu üzüntülere yalnız manen alakadar kalmayacağı, mevcut felaketi hafifletmek için maddeten de şefkat vazifesini yapacağı muhakkaktır. Arkadaşlar! Hükümet heyetimizin Erzurum felaketi ile, felaketzedeleriyle pek sıkı surette alakadar olduğunu, yalnız resmi vazife icabı olduğu için değil, insani, vicdani hislerle ıstırabı hafifletmek için en tesirli tedbirleri almakla iştigal ettiğini ehemmiyetle kaydederim. Benim buraya gelişim, aynı zamanda hükümetin de lazım gelen malumatı almasında, ayrıca kolaylık temin edecektir. Mümkün olan her şey yapılacak, vaziyeti iyileştirmeye çare bulunacaktır. Bu felaketzedelerle merkezi hükümetin seri yardımı şüphesizdir. Buraya gelmekliğim, felaketzedelerin ahvalini mahallinde bizzat inceleyerek bulabileceğim tedbirleri merkezi hükümete bildirmek hususunda faydalı olacaktır.”
Gazi Mustafa Kemal’in Erzurum felaketzedelerine Bağış Hakkında Ankara’da İş Bankası Müdiri Umumisi Celal Beyefendi’ye yazısı:
“Erzurum felaketzedeleri için tarafından on bin lira, Lâtife Gazi Mustafa Kemal Hanımefendi tarafından da on bin lira bağışlanmıştır. (1$ 1,93 TL) Mebus Kılıç Ali, Hamdullah Suphi, Rauf ve Salih Beyler üçer yüz, Başkâtip Tevfik Bey iki yüz ve Seryaver Rüsûhi ve Muhafız Kıtaları Kumandanı İsmail Hakkı Beyler yüzer, Yaver Muzaffer ve Memduh Beyler ellişer lira veriyorlar. İş bu meblağın Erzurum Hareketi Arz Felâketzedegânı Komisyonu Riyaseti emrine kayıt ve muhafazasını ve keyfiyetin belirtilen komisyon riyasetine de bildirilmesini rica ederim. Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal”
İstanbul’da Babıâli Caddesinde Kitapçı İbrahim Hilmi Bey’e Gazi Mustafa Kemal’in 8.10.1924 tarihli telgrafı: “Erzurum zelzele felaketzedeleri çocuklarına hediye ettiğiniz kitaplar dolayısıyla çok teşekkür ederim. Memleketin ilim ve irfanı için bu vesile ile gösterdiğiniz alakayı kıymetli buldum. İlim ve irfan ile donanmış bir kavim her nevi felakete, tabiatten gelse bile, çare bulabileceğine işaret olan bu nevi bağışınız bütün milletçe takdire değer manadadır. Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal”.
Gazi Paşa gezisi sırasında köylere de uğrar. Anadolu Ajansı, geçtiği haberlerde şunları belirtir: “Köylülerle Gazi’nin harabeler arasında dertleşmesi pek samimi ve pek hazin olmuştur. Köylüler felaketli demlerinde Reis-i Cumhur’u aralarında görmelerinden bütün dertlerini unuttuklarını ve her türlü alame mukavemet için kudret aldıklarını temin etmişlerdir. (Atatürk’ün Bütün Eserleri, Cilt 17, Kaynak Yayınları, Ağustos 2015)